JetFadıl’dan ÇiftlikBank’a hızlıca yol alınırken; batışların, kandırılışların ve büyük hırsızlıkların ülkesinde bunların ilki “Bankerler Krizi” neredeyse unutulmuş durumda. 80’li yılların bu ekonomik buhranını hatırlayalım.
Bankerler; bankaların aksine yasal düzenlemelere takılmayan, yüksek faiz vaatleriyle halkın parasını toplayan zengin kişilerdi. 60’lı yıllardan itibaren Türkiyede yaygınlaşan bankerlerin, Turgut Özal’ın radikal 24 Ocak kararlarından sonra daha da önleri açılmış, ülkenin her yerini sarmışlar ve halkı zengin etme vaatleriyle seslerini yükseltmişlerdi. Banker Kastelli, asıl ismiyle Cevher Özden, bunların en ünlüsüydü. 60’larda memurlara verilen bonoları bozdurmasıyla ünlenen Kastelli, 80’li yıllara gelindiğinde işi daha da ileriye taşıdı: Hükümetin yeni ekonomik politikalarının desteğiyle hem önde gelen bankalarla anlaştı hem de orta gelirli halkın birikimlerini topladı. Kastellinin bu kadar ünlü olmasının sebeplerinden biri ise bitmek bilmeyen reklamlarıydı: Cüneyt Arkın, Selma Güneri, İzzet Günay gibi isimler Kastelli adını övüyor, gazetelerde her gün Banker Kastelli baskıları yer alıyordu. Reklamlar sayesinde güvenleri oluşan orta veya az gelirli halk çabucak zengin olma hayaliyle Kastelli’ye koşuyor, herkes elindeki en küçük birikimi bile bankerlere yatırıyordu.
Bankerlerin yarattığı hayal dünyası 82’de değişen yasal düzenlemeler ile suya düştü. Bu düzenlemelere uyamayacağını fark eden bankerlerin tedirginliği sonrası Kaya Erdem’in “Halk elindeki 3-5 kuruş parayla kumar oynadı” açıklaması daha da panik yarattı ve herkesin bankerlere koşup parasını istemesine sebep oldu. Kastelli günümüz hesaplarıyla 5 milyon İsviçre Frangı sayılabilecek parayla Cenevre’ye kaçtı. 62 milyar Türk Lirası bankerler krizinde hiç oldu ve 300 bini geçen aile bu krizden yara aldı. Toplumsal bir infial yaratan olay sonrası ekonomik problemlere bağlı intiharlarda da yoğun artış yaşandı. Bankerlerin batışı, dönemin ekonomiden sorumlu bakanı Turgut Özal’ın istifasına da sebep oldu. Merkez bankasının 200 binden fazla olmamak üzere halkın kaybını karşılayacağı sözü, bankerlerin yakalanıp hapse sokulması ve parasını yatırmayan vatandaşların herhangi bir şekilde batıştan etkilenmeyişi krizin rahatça kontrol edilmesini sağladı.
Bankerlerin kurnaz zekası günümüze aktarılsa ve insanları kandırmaya devam etse de kavramın kendisi tarihe karıştı.
Ekin Aydın